Birleşmiş Milletler (BM) çatısı altında faaliyet gösteren Hükümetler ortası İklim Değişikliği Paneli’nin de (Intergovernmental Panel on Climate Change-IPCC) sık sık lisana getirdiği ve Paris Anlaşması’nda da benimsenen sıcaklık artışının iki derecenin altında tutulması fikri, yeni iklim modelleri ışığı altında maalesef pek de gerçekçi durmuyor. Çünkü kelam konusu iklim modellerine nazaran 2100 yılına kadar sıcaklıkların yedi derece artma ihtimali bulunuyor.
Yukarıda bahsi geçen datalar, CMIP6 ismi verilen 30 kadar yeni kuşak iklim modelinin oluşturduğu varsayımlar sonucunda ortaya çıkmış. CMIP6 ismi altında toplanan bu modeller; üstün bilgisayarlar tarafından işlenen dataları, iklim sistemleriyle ilgili daha kesin sunumları, doğal ve insan üretimi partikülleri ve bulut sistemlerinin değişimlerini irdeliyor.
Yeni iklim modelleri hakkında konuşan Pierre Simon Laplace İklim Modelleme Merkezi Lideri Olivier Boucher yaptığı açıklamada, “Daha âlâ modellere sahibiz. Çok daha yeterli çözümleme yapabilen ve mevcut iklim trendlerini çok daha yanlışsız bir biçimde yansıtan modellerden bahsediyoruz.” açıklamalarında bulunmuş.
2021 yılı raporu, epeyce berbat bir tablo çizecek
BM’nin faydalandığı varsayımların de yerini alması beklenen modeller, daha evvel yapılan hesaplamaların bilakis atmosferde artış gösteren CO2 düzeyinin dünyamızın yüzeyini sanılandan daha kolay ısıtacağı varsayımında bulunuyor. Bu modeller, daha yüksek “iklim hassasiyeti dengesi” öngörüyor ki bu da emisyon oranlarını ne kadar düşürürsek düşürelim, gezegenimizin karşı karşıya olduğu global ısınma hadisesinin daha şiddetli olacağı manasına geliyor. Yani atmosfere bugüne kadar saldığımız CO2’in gezegenimize vereceği ziyan kaçınılmaz görünüyor.
IPCC’nin 2021 yılında yayınlayacağı yeni rapora, kelam konusu iklim modellerinden elde edilecek dataların damga vurması bekleniyor. Varsayım edileceği üzere bu raporun dünyamızın geleceği ile ilgili epeyce karamsar bir tablo çizmesi bekleniyor.
