Güneş gücünün ana dezavantajlarından biri, güneş panellerinin değişken verimliliğinde yatmaktadır. “Güneş paneli verimliliği” ve “güneş hücresi verimliliği” tabirleri, her bir fotovoltaik teknolojinin kullanılabilir güce dönüştürebileceği güneş ışığı ölçüsünü söz eder. Tipik olarak, güneş hücresi verimliliği yerleşime, hava ve öbür doğal şartlara ve kullanılan güneş gücü sisteminin cinsine bağlı olarak yüzde 15 ila yüzde 22 ortasında değişir. Elbette daha yüksek verimlilik sunan fakat yaygın olarak kullanılmayan sistemler de mevcut. Son birkaç yılda, fotovoltaik teknolojide yaşanan gelişmeler bu sayıların artmasına yardımcı oldu.
Domates pigmenti güneş panellerinin verimliliğini artıyor
2022’de bu alandaki en inanılmaz keşiflerden biri ise domatesleri kırmızı yapan pigment olanlikopenin perovskit bazlı güneş pillerinin verimliliğini yüzde 20,57’den yüzde 23,62’ye çıkarması oldu. Likopen doğal bir antioksidandır. Bu nedenle, hür radikal atomlardan sorumlu kimyasal tepki olan oksidasyonu maniler. Bunun Türkçesi ne derseniz şu; Likopen, Güneş’in ultraviyole radyasyonu tarafından üretilen atomları daha kararlı hale getiriyor ve hücre hasarını azaltarak UV ışınlarından koruyor.
Likopenin bu fonksiyonunu bilen Çinli araştırmacılar, pigmentin UV ışınları tarafından üretilen perovskite güneş panellerindeki bozulmayı azaltabileceğini ve dayanıklılıklarını artırabileceğini düşündüler. Yapılan testlerde likopenin elektrik akışını arttırdığını ve hasebiyle güneş panellerinin verimliliğini yüzde 20,57’den yüzde 23,62’ye yükselttiği keşfedildi.
Günümüzün güneş panelleri ne kadar verimli?
Halk ortasında güneş paneli olarak genel bir telaffuz olsa da kimi güneş paneli tipleri başkalarından daha yeterli performans gösterir. Şu anda, ticari güneş panellerinin çoğu (yaklaşık yüzde 90’ı) silikon bazlıdır zira bu nispeten uygun maliyetli bir seçenektir. Öte yandan çok fazla bakım gerektirmedikleri üzere 20-25 yıllık bir kullanım ömrü sunarlar. Bununla birlikte silikon bazlı güneş panelleri oldukça nadiren yüzde 20-25 verimlilik oranlarını aşarlar.
Amorf silikon güneş panelleri: Piyasadaki en ucuz alternatiflerden biri olan bu cins güneş paneli, yarı iletken gereç olarak çalışan amorf silikon (a-Si) ismi verilen kristal olmayan bir silikon formunun ince sinemalarını içerir. Güneş pili verimliliği kabaca yüzde 6-13‘tür. 
Polikristalin silikon güneş panelleri: Bu güneş panelleri, güneş pillerini oluşturan ince dilimler halinde birlikte eritilmiş, yüksek saflıkta, polikristal silikon formunun modüllerini içerir. Bu silikon bazlı güneş panelleri, elektronların içinden geçmesini zorlaştıran birçok kristale sahiptir. Bu nedenle, bu tip güneş panelinin verimlilik oranı ekseriyetle yüzde 13-16 civarındadır. 
Monokristal silikon güneş panelleri: Silikon devre levhası halinde düzenlenen saf tek kristal silikondan oluşan bu güneş panelleri, koyu siyah bir renge ve kabaca yüzde 17-24‘lük bir verimlilik oranına sahip. Fakat bunların üretimi karmaşık ve değerli olabilir. 
Perovskite güneş panelleri: Işığı soğuran katman olarak perovskite yapılı bileşiklerden yapılmış perovskite güneş panelleri düşük maliyetlidir ve silikon bazlı güneş panellerinden daha verimlidir. Bu güneş paneli cinsinin verimlilik oranı ise yüzde 25 civarındadır. Lakin nem, ısı, ışık ve başka faktörler tarafından basitçe bozunurlar. Kısa ömürleri nedeniyle, bu güneş panelleri şu anda pazarda pek rekabetçi değil. Tekrar de başka özellikleri umut vericidir ve bilim inanları panellerin kararlılığını, dayanıklılığını ve verimliliğini artırmanın yeni yollarını aramaya devam ediyor. Tahminen de likopen pigmenti bu hususta dayanıklılık noktasında yarar sağlayabilir. 