
Rosetta’nın yakaladığı on binlerce fotoğraf, bilim insanlarının 67P kuyruklu yıldızını tüm ayrıntılarıyla incelemesine imkan sağlamıştı. Bu fotoğrafların kimileri yüzeyden milyonlarca kilometre uzaklıkta, kimileriyse yalnızca birkaç metre üstten çekildi. Christian Stangl tüm bu büyüleyici imajları bir ortaya getirip, dijital güzelleştirme teknikleri de kullanarak üstteki harika görüntüyü ortaya çıkarmış.

Rosetta ve Philae: Uzay araştırmaları tarihinde bir ilk
Rosetta, 2004 yılında Philae müşahede aracıyla birlikte 67P/Churyumov-Gerasimenko kuyruklu yıldızına fırlatılmıştı. Yaklaşık 10 yılın akabinde Eylül 2014’te 67P’ye ulaşan Rosetta, bir kuyruklu yıldızın yörüngesine yerleşebilen birinci uzay aracı olarak tarihe geçti.
Daha sonra Kasım 2014’te Philae müşahede aracı, Rosetta’dan ayrılıp 67P’nin yüzeyine iniş yapmayı denedi. Lakin Philae maalesef iniş yaparken birtakım sorunlar yaşadı. Ayaklarını yüzeye sabitleme konusunda başarısız olan uzay aracı, planlanan bölgenin yaklaşık bir kilometre ötesine, kısmen gölgelik bir alana iniş yapabilmişti. Güneş gücüyle çalışan Philae böylelikle panellerini aydınlatamadığı için şarj da olamamış ve sırf 60 saatlik bir müşahedenin akabinde uykuya dalmak zorunda kalmıştı.
Avrupa Uzay Ajansı Philae’den tam olarak beklediği performansı alamamış olsa da yörüngedeki Rosetta, iki yıllık misyonu boyunca iddia edilenden çok daha başarılı bir işe imza attı. Rosetta’nın yaptığı müşahedeler ve yakaladığı on binlerce fotoğraf şu anda hala bilim insanları tarafından ağır bir formda inceleniyor.
Rosetta, 30 Eylül 2016’da 67P kuyruklu yıldızının yüzeyine sert bir düşüş gerçekleştirerek Dünya’ya elveda demişti.